Romeo ve Juliet: Edebiyat Tarihinin En Sevilen Romantik Tragedyası
William Shakespeare'in en bilinen oyunlarından olan Romeo ve Juliet, 1591-1596 yılları arasında yazılmıştır
William Shakespeare’in en bilinen oyunlarından olan Romeo ve Juliet, 1591-1596 yılları arasında yazılmıştır. Çoğu ülkenin halk öykülerinde de anlatılan, birçok insan tarafından bilinen bir aşk konusunu ele almaktadır. Birbirine düşman olan iki ailenin gençlerinin birbirine aşık olması aslında sık sık karşımıza çıkan bir aşk temasıdır. Teması her ne kadar benzerlerine sahip olsa da bir yapıtı ölümsüz yapan konusu değildir. Önemli olan yazarın konuyu nasıl ele aldığı ve anlatım dilidir. Romeo ve Juliet’in evrensellik boyutuna geçmesinin nedeni de Shakespeare’in kağıt üzerinde olduğu kadar sahnede de başarılı bir dinamik yakalamasından kaynaklanmaktadır.
Romeo ve Juliet, sadece iki gencin umutsuz aşk hikayesini ele almamaktadır. Oyunda yer alan her bir karakterin başarılı bir şekilde işlenmesi söz konusudur.
Prens Escalus: Olay Verona şehrinde geçmektedir ve Prens Escalus’da bu şehrin prensidir.
Kont Paris: Juliet’e aşıktır ve prensin akrabasıdır.
Mercutio: Romeo’nun yakın arkadaşıdır.
Lord Capulet ve Eşi: Juliet’in anne ve babasıdır.
Tybalt: Juliet’in kuzenidir.
Rosaline: Romeo’nun Juliet ile tanışmadan önce aşık olduğu kişidir.
Lord Montague ve Eşi: Romeo’nun anne ve babasıdır.
Balthasar: Romeo’nun uşağıdır.
Rahip Laurance: Romeo’nun akıl hocası ve sırdaşıdır.
Benvolio: Romeo’nun kuzeni ve arkadaşıdır.
Romeo ve Juliet’in HikayesiMontegue’lerden Romeo, Rosaline’e büyük bir aşk beslerken Capulet’lerin düzenlediği bir baloya gider ve Juliet ile karşılaşır. Romeo, görür görmez çarpılır Juliet’e. Hatta ağzından “Parıldamayı öğretiyor bütün meşalelere” sözleri dökülür.
Juliet de aynı şekilde etkilenmiştir Romeo’dan. Birlikte Rahip Laurance’in hücresine giderek gizlice evlenirler. Romeo, Juliet için güneşten bile daha parlak olan bir ışıktır. Evliliklerinden kısa bir süre sonra Juliet’in kuzeni olan Tybalt, Romeo ile karşılaşır ve onu düelloya davet eder. Romeo, Tybalt ile kavga etmek istemez çünkü Juliet’in akrabasıdır. Ancak Tybalt hakaret etmeye başlar ve Romeo’nun yakın arkadaşı olan Mercutio, düelloyu kendi adına kabul eder. Tybalt ve Mercutio kavgaya başlar. Romeo kavgayı ayırmaya çalışır ancak tam da o sırada Mercutio, ağır bir şekilde yaralanır. Bu durum üzerine Romeo, bu acıya dayanamaz ve Tybalt’ı öldürür. Olay yerine gelen Prens, Romeo’yu suçlu bulur ve onu sürgüne gönderir.
Romeo ve Juliet’in SonuJuliet’in ailesi onu Kont Paris ile evlendirmeyi aklına koymuştur. Ancak Juliet bu düğünün olmasını istememektedir. Ayrıca kimseye söylememiş olsa da Romeo ile çoktan evlenmiştir. Bu durum üzerine Rahip Laurance’nin yanına giderek ondan yardım ister. Rahip Laurance, Juliet’e onu 40 saatliğine ölü olarak gösterecek bir iksir verir. Rahip, durumu anlattığı bir mektup yazarak, mektubu Romeo’ya yollar. Ancak mektup Romeo’nun eline geçmez. Juliet ise iksiri içer ve herkes onun öldüğünü düşünür. Onu mezarlığa defnederler.
Romeo, sürgündeyken uşağından Juliet’in ölüm haberini alır. Hemen bir zehir alarak Juliet’in mezarının başına gider. Amacı Juliet’in mezarının başında intihar etmektir. Ancak mezarda Kont Paris ile karşılaşır. Kont Paris, Juliet’in kuzeni Tybalt’ın ölümünden duyduğu üzüntüden dolayı öldüğünü düşünmektedir. Bu nedenle kılıcını çıkarır ve Romeo ile dövüşmeye başlar. Paris ölür. Romeo ise Juliet’in mezarının başına oturarak zehri içer ve kendini öldürür. Mezara giren Rahip Laurance, büyük bir şaşkınlıkla Juliet’i uyandırır. Ancak Romeo’un öldüğünü gören Juliet, Romeo’nun hançerini kapar ve kendini öldürür.
Prens, tarafından gerçekleştirilen sorguda Rahip Laurance, tek şahit olarak her şeyi detaylıca anlatır. Romeo ve Juliet, mezara birlikte defnedilir. Aileler, pişman olur ve aralarındaki düşmanlık sona erer.